Eski 26. Genelkurmay Lideri İlker Başbuğ ile emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz MEF Üniversitesi’nde “liderlik” dersi vermeye başladı. “Boş şimdiki olaylarla boğuşacağımıza, esaslı ve verimli bir şey yapalım istedim” diyen Başbuğ, “Bizim tek maksadımız var: Gençleri meseleler karşısında analitik düşünmeye, bu çerçevede bir sentez yapabilmeye, kendini özgür tabir etmeye yöneltmek. Bu işi de liderlik konusu üzerinden yapıyoruz” dedi.
Cumhuriyet’te yer alan habere nazaran, 14 hafta süren yandal programı dersinde; Atatürk, İnönü, Roosevelt, Gandhi, Churchill üzere önderlerin hem şahsî özellikleri hem de tarihin kritik devirlerinde aldıkları kararlar ve aksiyonlar incelenerek liderlik dersleri çıkarılmaya çalışılıyor. Dersler, her branştan öğrencinin, ömründe ya da mesleksel dünyasında liderlik kapasitesini artırmayı amaçlıyor.
Ekim ayının başında başlayan derslere ağır ilgi olması üzerine kontenjan artırıldı.
“Atatürk, gençlerden üç şey istiyor: Yüksek karakter, vatan sevgisi ve niyetini serbestçe söylemesi”
Başbuğ, üniversitede ders verme fikrinin nasıl doğduğunu şöyle anlattı:
“Savaş ve Barış kitabını yazarken, Mustafa Kemal Atatürk’ün özelliklerini, niyetlerini, değerlendirmelerini, meselelere tahlil bulmasını, vazgeçmediği temel prensipleri, ferdî nitelikleri daha derinden izleme bahtına sahip oldum. Kitabın bir yerinde şunu tabir ettim: ‘Onu daha düzgün anlamak, Onun prensiplerini, niyet sistemini, şahsî niteliklerini benimsemek durumunda çözülemeyecek sorun yoktur’. Dedik ki bunu bizlerin bilmesinin yanında genç kuşağa aktarmamız gerekiyor.
Ben Mustafa Kemal’in 30 Ağustos 1924 günü, Dumlupınar’da yaptığı konuşmayı çok önemsiyorum. Bakın ne diyor: ‘Gençler! Hamasetimizi destekleyen ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz eğitim ve anlayış ile, insanlık yüksek karakterinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en değerli örneği olacaksınız.’ Atatürk, gençlerden üç şey istiyor: Yüksek karakter, vatan sevgisi ve kanısını serbestçe söylemesi. Bunu öbür önderlerde çok görmüyoruz. Askerken de astlarının daima fikirlerini söylemesi için teşvik ediyor. Atatürk gençlere konuşmasını şöyle bitiriyor: ‘Ey yükselen yeni jenerasyon, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz.’”
“Boş yeni olaylarla boğuşacağımıza, esaslı ve verimli bir şey yapalım istedim”
Başbuğ, Atatürk’ün kelamlarının ders verme fikrini nasıl doğurduğunu ise şöyle anlattı:
“Ben bu konuşmayı çok değerli buluyorum. Bize ileti veriyor. Ne yapabiliriz, üzerimize hangi sorumluluk düşer diye düşündüm. Kaç kişi olursa olsun, bir kişi bile olur, genç jenerasyonlara bir şeyler vermeliyiz diye karar verdim. ÇYDD’deki bir konuşmamdan sonra, bir genç gelip, ‘sizi dinlemeden evvel yurtdışına gitmeyi düşünüyordum, dinledikten sonra karar değiştirdim’ dedi. Bu beni çok etkiledi.
Bir kişi bile kıymetli. Boş şimdiki olaylarla boğuşacağımıza, esaslı ve verimli bir şey yapalım istedim. Aklıma, bir üniversite platformunda, kanılarımızı, deneyimlerimizi genç jenerasyona aktarmak geldi. Ahmet Yavuz’a bu fikrimi söyledim. O da ‘seve seve’ dedi. MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin’e mevzuyu açtım. O da öğrenci beğenisine sundu. Yapay zekadan sonra öğrenciler tarafından en çok tercih edilen liderlik yan kısım programının bir dersi oldu. Proje bu türlü doğdu.
“Bizim tek hedefimiz var…”
Bizim tek hedefimiz var: Gençleri sıkıntılar karşısında analitik düşünmeye, bu çerçevede bir sentez yapabilmeye, kendini özgür söz etmeye yöneltmek. Bu işi de liderlik konusu üzerinden yapıyoruz. Geldiğimiz noktadan mutluyum. Öğrencilerin ilgisi yüksek. Bunu başarabilmeyi, Atatürk’e borcumuzun bir kısmını ödeme olarak görüyorum.”